30 Kasım 2009 Pazartesi

pıııfff

canım sıkılıyo
boğazım ağrıyo sabahtan beri 56985 tane pastil attım ama bana mısın demedi
sonra tatil modundan çıkamadım pijamalarımla yapışık geziyoz hem nasıl yarın en sabahtan derse gider bu birey he?
bayram falan derken börekti, tatlıydı ipin ucunu da kaçırdım, daha demin buzluktan kendi ellerim kapadığım mantılardan pişirdim afiyetlen iki tabak yedim (porsiyonlar küçük ondan iki tabak)
ay resmen nefret ettim kendimden ya şu hafta bi bok yaptığım yok afedersiniz. depresyona girdim galba böhüy.

28 Kasım 2009 Cumartesi

Flashforward

Efem tek sezonluk izlediğim dizilere bi yenisi daha eklendi dün. Flashforward. Fantastik, ürkütücü -özellikle 3.bölümü baya etkiledi beni- sürükleyici bizi dizi. Kadroda ordan burdan bi sürü tanıdık gözünüze ilişcek. Lost'un Penny'si, Coupling'ten Steve hmm aslında daha çok sanıyodum ben ama neyse. Şimdilik 9 bölüm yayınlandı, 10. bölüm 3 aralıktaymış. Dün bi oturuşta 4 bölüm izledikten sonra, yavaştan izlemeye başladım artık. Güzel dizi izleyin, izlettirin derim.

26 Kasım 2009 Perşembe

.c

sanki yazmayalı aylar geçmiş gibi geldi bana ama 2 hafta falan olmuş. şu iki hafta o kadar uzun ve o kadar güzel geçti ki :) hmm neler oldu peki dersem

iki haftanın birisinde nete giremedim hiç. laptopımı aldılar yenisini alcaz dediler onu da almadılar daha sonra geri verdiler napmaya çalışıyolar anlamadım (babamla abimden bahsediyorum).

vizeler vardı bi ara, gerçi vize haftası şeklinden uzak bi vize haftası oldu. 4 vizem vardı 3ü berbat geçti. öbürü moralimi düzeltti :)

metrobüse zam geldi ta tamm. aylık akbillere zam gelmedi 160 basım oldu ta tamm.

new moon vizyona girdi. izledim beğenmedim. kitap daha güzeldi yea diyorum herkesler gibi.

ytü ye giriş çıkışlar dıtlatıp geçmeli oldu. ben hala benim kimlik kayıp da şey ehm diyip geçiyorum.

erasmus var bi de. 6 aralıkta sınav. unutmamalı.ingiliççe kitap okuyun dediler. the bourne identity i okumaya başlıcam birazdan. filmlerini izlemedim bu arada. bi kaç tane vardı diye hatırlıyorum yamuluyo olabilirim.


izmite gittik. mervenin doğum günüsünü kutlamaya. unutamayacağım zamanlar geçirdim ;)

benden bu kadar sanırım.

ps: aşık oldum ben ya.

8 Kasım 2009 Pazar

oui

Yine Can bana süper bi film önermiş :) "Ne le Dis a Personne"
Öncelikle müziklerine hasta oldum evet evet! Şu an araştırmaktayım albümü :)
Hatta size en güzelinden dinletiyim buyrun:



Nasıl harika di mi? (yazar burada kendi kendisiyle konuşurmuşcasına yazıyor ve sorular soruyor)

Ehmm şey müzikten bahsettik böyle bi de sonu acıklıydı biliyor musunuz, pek duygulandım ben. Ama yine orda çalan müzikle de alakalı. Geri kalan kısmısını ben anlatamıycem, yapamıyorum bi başlarsam sanki tüm film anlatıcakmış gibi hissediyorum. Bunun bi taktiği olmalı kesin herkes biliyor bi ben bilmiyorum.

Siz burdan bakıverin:
http://www.imdb.com/title/tt0362225/

7 Kasım 2009 Cumartesi

itiraf ediyorum

dün gece tam 45869586 kere blogun temasını değiştirdim. pandalı yaptım olmadı, çiçekli yaptım olmadı, bebekli yaptım olmadı hiçbiri olmadı :/ yazılar kaydı sağa sola falan böyle geniş bi iğrenç durdu hepsi. sonra kırmızı beyaz yaptım bi tane. o da nesi bi an kendimi pclion blogunda hissettim :D dedim oya kendine gel ne bu özentilik. sonra şu anki çocuksu temada karar kılmak zorunda kaldım. bundan önce en çok kullandığım kahverengili pek güzeldi kullanışlıydı aslında ama o da bozuldu bişeyler oldu falan. öyle yani kafayı yedim sinirlerim bozuldu gece gece baya 569506 saat tema seçmekten. abarttım sanki. ama içim açılıyor o zaman insanın bişeyler yazası geliyor öpüp koklayası pamuklara sarası geliyor blogunu.

4 Kasım 2009 Çarşamba

ölüyom vol.2



develer tellal iken pireler berber iken havalar günlük güneşlik teee çorapsız babetler giyer iken ben, şifayı kapmıştım ya hani, şimdi yine kaptım şifayı. hem de bile bile.çünküüü TERLİ TERLİ SU İÇİLMEZ.evet. içtim. pazar günkü ekstra soğukta 2 saat falan kavaklıda dıdıdıdıdılayıp, sonrasında ani bi kararla kendimi buz pistlerinde bulunca bi terle bi üşü felan..(ama çok güzeldi orasını karıştırmayalım :)şimdi boğazağrısı, düşmekte olan 310 küsür kelvin derece ateşim ve yanımda kalpleri yumuşatan çilekli milka çikolatamla endorfin dopalıyorum sevgili blogum. oysa ben bu hallere düşmeseydim yarın tüyapa gideceğdik. ama iptal etti canım arkadaşlarım iyicene hasta olup başlarına kalmıyım diye..
sabahın köründe uyanmış olmama rağmen ve şu an hasta olmama rağmen (off çok hastayım böhühüü) hala faltaşı gibi gözlerim anlamadım gitti. nası uyucam ben ya benim dinlenmem lazımmmmm çok hastayım diyom ölüyom domuz gribi miyim lan ben.
geçerken bi uğrayım dedim. hadin iyi geceler!

he bi de yukardaki hemşire bağyan kim bilmiyorum ben gugıla hemşire yazınca o çıktı. pek de çirkinmiş aslında güzelinden koymak istiyorum de üşeniyorum. e hastayım ben. pasta da isterim hem :C